Neden Mimarlık?

“Mimarlık, biçim haline gelmiş yaşamın ta kendisidir.” F.L. Wright

 

Mimarlık, yapı ve çevre tasarlama-kurma bilimi ve sanatıdır. Kullanışlılık, kalıcılık, güzellik ve özgünlük, mimarlığın temel değerleridir.

Öznesinde, insan vardır. Yaşadığımız mekanları, daha konforlu ve sağlıklı hale getirmek en önemli amaçtır. Bunun için mimarlık, fen bilimlerinin yanı sıra, sosyal bilimlerden ve sanattan da beslenmektedir.

Mimarlık, geleceği biçimlendirmek için tasarlama eylemlerinden oluşmaktadır: İnsan ve toplum ihtiyaçlarını ve çevreyi incelme, tasarımlar üretme, teknik ve teknolojinin yardımıyla inşa etme süreçlerini kapsamaktadır.

Mimarlık, tam da bu bakışla, çevreyi, kültürü anlama, malzeme ve teknoloji ile bir araya getirme ve üç boyutlu kompozisyonlar kurma deneyimidir. Bir kitap, bir şiir ya da bir resim kadar özgün ve farklı tasarım ve üretim eylemidir.

Genel yaklaşımın aksine, bir mimar için, iyi resim yapma becerisine sahip olmak, bir ön şart değildir. Teknik çizim ve ifade teknikleri, mimarlık eğitiminin bir parçası olarak öğretilmektedir. Farklı düşünebilmek, hayal gücünü kullanabilmek, görsel hafızaya ve analitik zekaya sahip olmak, eğitimden meslek hayatına çok daha önemlidir.

Mimarlık eğitimi, sayısal, sözel ve görsel düşünme becerisini geliştirmeye dayanan süreçler içermektedir. Tasarım ve inşa süreçlerine yönelik teknik ağırlıklı araştırma ve uygulamalarla  birlikte, sanat ve tarih eleştirisi, felsefe, sosyoloji gibi kuram ağırlıklı bir içeriğe sahiptir.  

Mimarlık, geleceği tasarlama ve üretme deneyimidir.